Hannover


Frankfurt'tan Hanover'e giderken otomobil ile yolculuk yaptık.Çok güzel yerlerden geçerek gideceğimiz yere ulaştık.Bu arada yol üzerinde bulunan dinlenme yerleri harika.Yeni yerler görmek keyifli.Geri dönerken de tren ile seyahat ettik.Tren seyahatin de ayrı bir güzelliği vardı.Köln üzerinde Frankfurt'a ulaştık.Tren yolu üzerinde o kadar değişik yerler gördük ki.Tepelerde bulunan kaleler,nehir kenarında kamp kuran insanlar.Farklı hayatları gördüğünüz yolculuklar her zaman için ilgimi çekmiştir.   

Tarihi yapısı ile, doğal güzelliği ile ve kırmızı kiremitli evleri ile mutlaka görülmeye değer bir yer.Bu bina belediye binası.İnanılmaz bir mimariye sahip.Üzerinde öyle heykeller var ki ayrıntıları ile insanı büyülüyor.Tarihi bu kadar korunmuş olduğunu görmek, orada neler yaşanmış onları dinlemek, hayalinde canlandırmak güzel bir his.Belediye binasının önünde de yapay bir göl var.Etrafı ve bahçesi harika görünüyor.Bir de içinde gezinen ördekler muhteşem bir görüntü sergiliyor.

Hannover 2. Dünya Savaşı'nda çok zarar görmüş bir kent.O yüzden tarihi yerleri çok az.Eski şehir Altstadt ise küçük bir şehir.Ama az olan tarihi eserleri çok güzel korunmuş ve restore edilmiş.Hannover önceleri salcı ve balıkçıların yaşadığı küçük bir kentmiş, daha sonra ticaretin gelişmesi ile büyümeye başlamış.Bugün Almanya'nın en büyük fuar kenti olmuş.Savaş sonrası şehrin önemli bir kısmı 1945'de inşa edilmiş.

Belediye binasının içi, harika bir mimariye sahip.Böyle bir yerde çalışıyor olmayı isterdim.Her tarafında inanılmaz ayrıntılar gizli.Geniş bir merdiveni de vardı.Binanın bu bölmesinde 3 ayrı maket bulunuyor.Hannover'in  savaştan önceki yerleşimi, savaş sonrasını şehrin yıkılmış, harabe hali ve savaştan sonraki yeniden inşasını anlatan küçük maketlerle hazırlanmış alanlar var.


Hannover'in savaştan önceki hali.Ortada bulunan siyah yapı bir sinagog imiş.Savaştan sonra bu binadan eser kalmamış.


Savaş sonrası şehir çok kötü bir haldeymiş.Taş taş üstünde kalmamış.Buradaki maketleri seyretmek bile çok ürkütücü.Yaşayanlar kim bilir neler yaşamıştır diye düşünmekten kendini alamıyor insan...


Bu iki fotoğrafta savaşın ürkünç halini bize gösteriyor.Savaş sonrası Hannover yerle bir olmuş.Şehri sonradan yeniden inşa etmişler.Savaş sırasında şehirde yaşayanların büyük bir bölümü hayatta kalmayı başaramamış.Savaştan sonra Aegidienkirche harabesi yenilenmeyerek savaş kurbanları ve zorbalık için anıt olarak bırakmışlar.Savaş sonrası yıkılan ve harap olan bina öylece bırakılmış.Hannover'de görülmesi gereken yerlerden biri burası.


Çok güzel bir yürüyüş yolu.İlerlediğinizde önünüze çok güzel bir yer çıkıyor.Hele bahçesi büyüleyici güzellikte bir yer.Buradan ilerlediğinizde görülmesi gereken yerlerin başında olan, içinde çeşitli park ve bahçe düzenlemelerinin bulunduğu, su oyunlarının düzenlendiği çeşmeleri bulunan Herrenhaeuser Garten'ı göreceksiniz.. Bu parkın yakınında birde müze var Herrenhausen Museum im Fürstenhaus.



Bahçede birçok çeşitte çiçek bulunuyor.Her yer rengarenk.Çeşmeler, heykeller, bahçe düzenlemesi, bahçenin güzelliğini ve büyüklüğünü düşünürseniz çok zaman geçirebilirsiniz orada.


Labirent gibi bahçelerde sizi şaşırtacak, değişik düzenlemeler ile farklı farklı dizayn edilmiş.Büyüklüğü insanın içini kaybolma korkusu salıyor.





Bu kadar ayrıntıyı nasıl düşünebiliyor.Bahçeler ve içinde bulunan yapının dış mimarisi, özellikle üzerinde bulunan heykeller çok güzel.Attaki fotoğrafa bakınca bahçenin büyüleyici güzelliği ortaya çıkıyor. 


Barok bahçe, bitişiğindeki İngiliz tarzı Georgen bahçeyle birlikte harika bir güzelliğe sahip.300 yıllık Avrupa bahçe kültürünü yaklaşık yansıtan bir bahçe burası.Bu tip bahçeleri Avrıpa'nın bir çok yerinde küçük ya da büyük olarak görürsünüz.. 2 kilometre uzunluktaki  bu bahçe ziyaretçilerin beğenisine sunulmuş.





Bu görüntülerde okula giden öğrencilerin yıl sonu gösterilerinden bir örnek.Bizim için büyük bir şanstı bu gösteriler.Bahçenin bütün bölümlerinde farklı sınıflara ait, farklı yaş gruplarından öğrenciler değişik gösteriler sunuyorlardı.Çok çook güzel gösteriler vardı. 


Sokaklardaki mimari yapıların hepsi çok eski mimariye sahip ama hepsine iyi bakılmış.Bunları gördükçe keşke Taksim'deki binalar da bakımlı olsaydı demeden edemiyor insan.


Bu yapı da bir okul binası.Lise seviyesinde öğrenciler eğitim alıyor.Camlardan içeriye baktığımızda öğrencilere ait çok hoş tablolar vardı. 


Şehrin merkezinde bulunan, savaş zamanında büyük yangınlar geçiren bir kilise.Dış yüzeyine baktığınızda yangın izlerini görebiliyorsunuz.Özellikle kulenin dışı yenilenmediğinden bu izleri görebiliyorsunuz.

Bunların dışında şehirde gezebileceğiniz çok büyük bir hayvanat bahçesi var.Ve müzeler:
      Wilhelm - Busch Müzesi - Karikatür ve Grafik Müzesi
      Historisches Museum; Tarih Müzesi
      Sprengel Museum; Resim ve Sanat Müzesi
      Kestner Müzesi
      Theatermuseum; Tiyatro Müzesi
      Niedersächsisches Landesmuseum; Aşağı Saksonya Eyalet Müzesi
      Exposeeum
      Herrenhaus Museum im Fürstenhaus



Eğer alışverişde yapmak isterseniz şehir merkezinde birçok markayı bulabileceğiniz mağazalar mevcut.Güzel ve şirin barlarda eğlenebilir.Tarihi geçmişi ile bugünü birleştirmiş bir atmosferde gezinmek güzeldir sanırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...